top of page
Yazarın fotoğrafıPsikolog Londra Terapi Platformu

Madde Kullanımı - Bağımlılığı

Güncelleme tarihi: 2 Nis

Alkol

Alkol erişilebilirliği en kolay toksik maddelerden biridir. Kültürün de etkisiyle sosyal hayatta da kullanımı oldukça yaygındır. Bazı kişiler alkolü sadece kontrollü bir şekilde alırken bazıları için ise alkol kullanımı tedavi edilmesi gereken bir bağımlılık haline gelir. Alkol kullanımının sorun oluşturup oluşturmadığını anlamak için sadece kişinin düzenli olarak alkol almasına değil, alkol nedeniyle sosyal hayatının etkilenip etkilenmediğine de bakmak gerekiyor. Buna okul, iş yada evde üzerine düşen görevleri aksatma, işe ya da okula alkol yüzünden gidememe, alkol etksinde makine ya da araç kullanıp fiziksel olarak kendini yada başkalarını tehlikeye atma, alkolün neden olduğu ilişkisel sorunlar, diğer kişilerle yaşanan tartışmalar, kavgalar, alkol yüzünden yaşanan yasal sorunlar alkol kullanımın bağımlılığa doğru gittiğinin göstergeleridir.


Alkol aç karnına alındığında ilk 5 dakikada kana karışır, 90 saniye sonunda ise beyin dahil tüm oraganlara ulaşmış olur. Alkolün doğrudan beyne yaptığı etkiler, vücudun metabolik hızını düşürme, konuşma zorlukları, görmede netlik kaybı, reflekslerin zayıflaması, karar verme, muhakeme etme gücünün zayıflaması, uyku bozuklukları ve yüksek dozlarda alındığında beyin hücreleri ve beyni besleyen hücrelerin ölümüne sebep olabilir. Alkol karaciğer rahatsızlıklarında da önemli bir etkendir.


Alkol Hakkında Bazı Gerçekler

  • Alkol uyku sorunları çözmek için kullanılmamalıdır. Alkol REM uykusunu ortadan kaldırır, dolayısıyla kalitesiz bir uykuya neden olur.

  • Alkol cinsel performansı artırmaz. Aksine erkeklerde sertleşme kadınlarda da ise hissizleşmeye yol açar. Orgazma ulaşmayı engeller ya da geciktirir.

  • Depresyon, mani gibi başka bir psikolojik rahatsızlıkla birlikte görülme olasılığı yüksektir.

  • Kadınların vücut kimyaları daha farklı olduğu için alkolden etkilenmeleri daha düşük dozlarla bile mümkün olmaktadır. Yine aynı nedenle kadınlarda alkol sorununun görülme olasılığı daha yüksektir. Alkol Bağımlılığı bireysel ve aile terapisi ile tedavi edilebilir. İleri durumlarda yatarak tedavi de gerekebilir.


Amfetamin

Hekimlerce narkolepsi, dikkat eksikliği ve hiperaktivite tedavilerinde kullanılan amfetaminler (alfa-metil-fenetilamin), kontrolsüz kullanıldıklarında bağımlılığa yol açarlar. Performans artışı duygusu, kilo kaybı, paranoid düşünceler en tipik etkileridir. Madde ağız, burun ya da damar yoluyla alındıktan sonra kişide aşırı uyarılmışlık hali yaratır. Kullanım ardından sancılı bir yoksunluk evresi yaşanmaktadır, bunaltı, titreme, kas krampları, kabuslar, mide ağrıları, sürekli açlık hissi ve hoşnutsuzluk durumu görülür. Uzun süreli kullanım sonunda psikotik bozukluklar, halüsinasyon ve paranoid bozukluklar görülür.


Kafein

Kullanımıyla birlikte psikolojik durumu etkileyen ve kullanımı en yaygın olan maddelerden biridir. Aşırı kullanımı kafeinizm olarak adlandırılan bağımlılığa yol açabilir. Kafein, alışkanlık yaratan ve tolerans geliştirilen bir maddedir. Fazla kullanım kişinin madde alma alışkanlığına bağlı olarak uyku düzenini bozar, örneğin günlük kullanımın yüksek olduğu kişilerde daha az etki görülmektedir. Düşük dozlarda dikkati ve konsantrasyonu artırmak gibi olumlu özellikleri olduğu gibi yüksek dozlu kullanımda tam tersi etkiler yaratabilir. Bir fincan kahve içerek “rahatlamak” pek çok kişinin yaptığı bir şeydir ve bir zararı yoktur ancak güçlü bir psikolojik uyaran olan kafeinin bağımlılık yapma riski de göz ardı edilmemelidir. Kafein, kahve, çay, çikolata, kolalı içecekler ve ağrı kesicilerde bulunmaktadır. Kullanım alışkanlıkları sonucu nikotin bağımlılığını da destekleyebilir.


Kanabis

Esrar yada Marijuana olarak bilinen kanabis kenevir bitkisi Cannabis Sativa’nın çiçek ve yapraklarının kurutulup ufalanması ile oluşan yeşil ya da gri bir karışımdır. Argoda “ot” olarak bilinir (bilinen diğer adları, grass, pot, herb, weed, boom, Mary Jane, gangster, chronic).Sigara olarak (cigaralık ya da joint adı verilir) ya da pipo, çubuk içinde içildiği gibi, bazen de yiyeceklere (kurabiye vs) karıştırır ya da demlemek için çaya karıştırır Sigara ile içilince etkisi 10-20 dk’da başlar, 2-3 saat sürer. Ağızdan alındığında etki gücü 1/3’dür ama etkisi 12 saat sürer. Esrar sakızımsı ve suda çözünemez olduğu için enjekte edilebilen bir preperata dönüştürülemez ve dolayısıyla damardan alınamaz.


Esrarın kısa vadeli etkisi verdiği haz etkisi (high) yanında bellek ve öğrenme güçlükleri, algı bozukluğu, düşünme ve problem çözmede zorluk, koordinasyon kaybı, kalp hızında artış, anksiyete, hallusinasyon ve panik ataktır.Bazı kişilerde, başka fiziksel belirti olmadan, yoğun duygusal çöküntü, paranoya, hezeyanlar, depresyon ve panik olur. Bu etkiler saatler, günler sürebilir. Anksiyete ya da psikoza yatkın olan kişilerde bu etki daha fazla görülür. Düzenli olarak esrar kullananlar, sigara tiryakileriyle benzer solunum yolları sorunları yaşar. Esrar ile alınan katran ve CO miktarı sigaradan 3-5 kat fazladır. Bu durum esrarın daha derin çekilmesine ve akciğerde tutulmasına bağlı olabilir. Esrar, kalp hızı ve kan basıncını arttırır. Kokainle birlikte kullanıldığında bu etki çok daha belirgindir. Yoksunluk belirtileri:duygusal değişkenlik, anksiyete, huzursuzluk, uykusuzluk, iştahsızlık, bulantı, kusma, ishal, titreme, terleme, görülür.Yeniden madde kullanmak için ani ve çok güçlü bir arzu görülür.


Esrar hakkında bazı gerçekler

  • Esrarın bitkisel olduğu için zararsız olduğu düşünülür, aksine doğada pek çok zehirli bitki olduğu unutulmamalıdır.

  • Esrar kullanıcılarının diğer uyuşturuculara geçmeyeceği düşünülür, aksine başaka maddelere bağımlı olanların çoğu esrardan geçiş yapmıştır.

  • Esrarın etkisinin birkaç saatte geçtiği düşünülür, aksine esrar vücutta depolanabildiği için etkisi günlerce haftalarca sürebilir.

  • Esrarın sıkıntıları geçiren bir rahatlama aracı olduğu düşünülür, aksine esrar diğer uyuşturucu maddeler gibi kişinin sorunlarıyla yüzleşmesini geciktirir.

  • Esrarın zihni açtığı düşünülür, aksine esrar etkisi altındaki kişilerde zihin bulanıklığı, bellek, konuşma, anlama ve karar verme de zorlanma görülür.


Kokain

Kokain çok kısa sürede bağımlılık yapan bir madde olup sanıldığı gibi sadece yüksek sınıfın kullandığı bir madde değildir. Buruna çekme ya da enjekte yöntemi ile alınan madde her iki kullanım şeklinde de bağımlılık yapar.

Kokain hemen etki gösteren ve etkileri yarım saat ile bir saat arası sürer. Bağımlılar etkiyi devam ettirebilmek için maddeyi ard arda almak durumundadırlar. Kokainde coşku “high” hissi ile birlikte enerji artışı, aşırı hareketlilik, konuşkanlık, anksiyete, gerginlik, öfke, kendine aşırı güven, muhakeme bozuklukları, tehlikeli cinsel davranış görülebilir.


Kokainin kalıcı olabilecek etkileri ise, burunda delinmeye kadar ilerleyebilecek deformasyon, akciğer sorunları, damardan kullanım sonucu AIDS gibi bulaşıcı hastalıklara yakalanma, kardiyovasküler sorunlar, beyin kanaması, epileptik (sara) nöbetler, özellikle kokain ve eroin bir arada kullanımında (speedball olarak bilinir) ani ölümler. Kullanımdan 30-60 dakika sonra (crash) diye adlandırılan bir depresyon durumu yaşanır. Bu sırada kişilerde yorgunluk, hoş olmayan rüyalar görme, uykusuzluk ya da aşırı uyuma, iştah artışı, durgunluk ya da huzursuzluk ve sinirlilik hali görülür.


Kokain bırakıldığında maddeyi tekrar kullanma hissedilen en büyük istektir. Madde bırakıldığında intihar riski ortaya çıkar ya da artar. Kokain bağımlıları, maddeyi bıraktıklarında alkol, sakinleştirici ilaçlar, uyku ilaçları, benzodiyazepin gibi diğer maddelerle yoksunluk belirtilerinden kurtulmaya çalışırlar.


Nikotin

Nikotin, eroin ve kokain gibi bağımlılık yapıcı bir maddedir. Nikotin sıvı halde çok güçlü bir zehir olup tek bir damlasının enjeksiyonu bile ölüme yol açabilir. Sigara bağımlılığın gelişmesine nikotin neden olur ancak asıl zararlı olan sigara dumanıdır. Sigara dumanı nikotin yanında 43’ü kanser yapıcı 4000’den fazla madde içermektedir. Sigara bugün önlenebilir ölüm sebeplerinin başında gelmektedir. Özellikle küçük çocukların sigara dumanı soluması durumunda çocuklarda solunum yolu rahatsızlıklarına yol açabilir. Sigara kullanımı kadınlarda doğurganlığı azaltırken hamile kadınların sigara kullanımı düşük riskini artırır. Gebeliğinde sigara içen kadınların çocuklarında da gelişimsel bozukluklar görülür. Sigara içmek nefes darlığı, astım atakları, iktidarsızlık, kısırlık, kalp krizi, felç, akciğer ve diğer organ kanserleri (gırtlak, ağız içi, farenks, yemek borusu, pankreas, serviks ve kemik iliği), kronik bronşit gibi pek çok hastalığa neden olmaktadır.


Uçucu Maddeler

Uçucu maddeleri tiner, bali gibi yapıştırıcılar ve benzin, aseton gibi maddeler olarak tanımlayabiliriz. Bu maddeler beze emdirilir veya torbaya doldurulur ve daha sonra buharı içe çekilir.Bağımlılık yapıcı etkisi fazladır. Erişimi kolay ve ucuz olduğu için çok küçük yaş gruplarında çocuk ve gençlerde kullanımı yaygındır. Etkileri kullanımdan 5 dakika sonra başlar, birkaç dakika ile birkaç saat arası sürebilir. Sersemlik, yargı bozukluğu, konuşma güçlüğü, sendeleme, görme bozuklukları, komaya varabilecek bilinç kaybı uçucu madde kullanımı sonucu görülen etkilerdir. Doğrudan beyne zarar verir ve gencin öğrenme, yargılama gibi bilişsel yeteneklerini bozan uçucu maddeler kullananlarda deliryum, kalıcı bunama, psikotik bozukluklar gelişmesine de yol açabilir.


References: dbe.com.tr

63 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


Commenting has been turned off.
bottom of page